Dünya elektrik ihtiyacının yüzde 13’ü, nükleer enerjiden karşılanıyor.
2035 yılında;
Nükleer kaynaklı elektrik üretiminde kurulu güç olarak yüzde 58 oranında artış olacağı öngörülüyor.
Dünyada,
31 ülkede 437 adet nükleer reaktör işletme,
14 ülkede, 68 nükleer reaktör inşaat halinde.
2030 yılına kadar,
164 nükleer reaktör yapılması planlanıyor.
317 nükleer reaktör de ülkelerin programlarında yer alıyor.
15 ülkede,
Nükleerin elektrik üretimindeki payı yüzde 20’nin üzerindedir.
Reaktör sayısında,
Amerika, 104 adet reaktör ile birinci sırada.
Fransa da, elektrik enerjisini nükleerden elde eden ülkeleri ilk sırasındadır.
Çünkü Fransa,
Elektrik enerjisinin yüzde 78’i nükleer santrallerden karşılanıyor.
Bitmedi.
Nükleer santrale sahip 31 ülkeden 7’si,
Net enerji ihracatçı konumunda bulunuyor.
Nükleer santrallerin bulunduğu 31 ülkeden,
10’unun nüfusu da İstanbul’dan küçüktür.
Dahası,
Åu anda inşa halinde olan 68 nükleer santral bulunuyor.
Åöyle ki;
ABD, geçen yıl Mart ayında 3 nükleer santralin daha temelini atarken, Fransa’da da, 1 ünite nükleer santral inşaat halinde.
İngiltere 6,
Suudi Arabistan 16
Çin’de, 26 nükleer santral inşa halinde bulunuyor.
Ürdün 2 üniteli nükleer santral ihalesini sonuçlandırmak üzere.
Birleşik Arap Emirlikleri’nde, 4 nükleer santral inşaat halinde.
Gelelim Türkiye’ye.
Türkiye’de nükleer enerji santrali yok!
Türkiye 10 yıl öncesine göre, neredeyse iki kat daha fazla elektrik tüketiyor.
10 yıl sonra da, bugüne kıyasla iki kat daha da azla elektrik tüketecek.
Diyelim ki, tüm yerli ve yenilenebilir kaynakları harekete geçirdik.
Bu da, artan elektrik enerjisi ihtiyacımıza cevap veremeyecek.
İşte sırf bu yüzden bile, nükleere enerji, Türkiye için bir tercih değil.
ZORUNLULUKTUR.
Zorunluğu özellikle büyük harflerle yazdım.
Anlayana.
Çünkü Türkiye’de birileri çok biliyorlar.
Onlar, milliyetçilikte, aydınlıkta, ilericilikte, çağdaşlıkta hâsılı, her şeyde ilk sıradalar.
Ha bir de, Türkiye’nin ilerlemesini istiyorlar.
Eee, nasıl olacak bu?
Dünyanın akıllısı biz miyiz?
